Zehirli guatr , tiroid bezinin fazla miktarda hormon üretmesi ile birlikte ortaya çıkan klinik bir tablodur. Hastalarda çarpıntı, terleme, sıcağa tahammülsüzlük, artmış susuzluk hissi, yeterli beslenmeye rağmen kilo kaybı, uyku bozuklukları ile kadın hastalarda tekrarlayan düşükler ve adet düzensizlikleri görülebilmektedir. Bu tabloya neden olan en sık hastalıklar Graves’ Hastalığı, Toksik Nodüler Guatr ve Subakut tiroidittir.

Graves’ Hastalığı herhangi bir nodüle bağlı olmayan ve tüm tiroid bezinin aktivitesine bağlı ortaya çıkan zehirli guatr hastalığıdır. Hastaların kan tahlillerinde tiroid hormonlarının ve bazı antikorların yüksek olduğu gözlenir. Ayrıca yapılan ultrasonografide bezin genelinde zengin kanlanma göze çarpmaktadır. Hastalığın net nedeni bilinmemekle birlikte ailesel hikaye ile baş ve boyna önceden radyasyon hikayesine bazı hastalarda rastlanmaktadır. İleri vakalarda gözde dışarı çıkıklık (egzoftalmus), tırnak, saç ve cilt bozuklukları, bacaklarda şişlik görülebilmektedir. Tedavide hastanın yaşı, hastalığın şiddeti, tiroidin büyüklüğü ve hastalığın neden olduğu ek bulgular dikkate alınarak, başlangıç tedavide antitiroid ilaçlar ve kalp ilaçları ile hastalık genelde 2-6 hafta içinde kontrol altına alınır. Şayet ultrasonografide bez boyutları küçükse bu tedavi ile takibe devam edilir ancak bez büyümüş veya ilaç kesimi sonrası hastalık tekrarlamış ise hastalara cerrahi veya radyoaktif iyot (atom) tedavisi önerilir. Eğer hastada göz bulguları varsa radyoaktif iyot tedavisi kesinlikle yapılmamalıdır, cerrahi önerilmelidir. Radyoaktif tedavinin dezavantajları; hastalığın sık tekrarı ve hasta şikayetlerinin geç düzelmesidir. Genellikle yaşlı hastalarda radyoaktif tedavi tercih edilirken genç hastalarda ameliyat önerilmektedir.

Toksik Nodüler Guatr  ise Gravesten farklı olarak zehirli guatra nodüllerin neden olduğu bir tablo olup bu hastalıkta genellikle cerrahi önerilmektedir.

Subakut tiroidit ise kişinin daha önce hiçbir şikayeti yok iken bir anda ateş, boyun ağrısı ve zehirli guatr bulgularının ortaya çıkması ile gelişen bir tablodur. Bu hastalarda çeşitli antiinflamatuar ilaçlar veya daha şiddetli tablolarda steroid tedavisi uygulanarak hastalar yakın takip edilmeli eğer steroide dirençli ve bulgular hafiflemiyorsa bu hastalarda da cerrahi tedavi planlanır.