Tiroid kanserinin bir çok tip ve alt tipleri  bulunmaktadır. En sık rastlanılan ve tüm tiroid kanserlerinin %70-80’ini oluşturan tip Papiller tiroid kanseridir. En risk yaratan durum hastanın çocukluk çağlarında tedavi amacı ile veya çevresel radyasyona maruz kalmasıdır. Bir diğer risk faktörüde birinci derece yakınlarında bu kanserin olmasıdır. 30-50 yaş arası daha sık görülmekle birlikte her yaşta karşımıza çıkabilir. Klasik ve foliküler alt tipleri iyi prognozlu iken, hobnail, tall cell ve kolumnar alt tipleri daha agresif seyreder. Hastalığın daha kötü seyrettiği durumlar; 40 yaş üstü olmak, metastaz yapmış olması, erkek cinsiyet, kanserin tiroid dışına uzanımı ve 4 cm den büyük olmasıdır. Kanser en çok çevre lenf nodlarına yayılır.

İkinci sıklıkla (%10) görülen tip Foliküler tiroid kanseridir. 40-60 yaş arası daha sık görülür ve kadınlarda 3 kat daha sıktır. Bu kanserlerde lenf nodu tutulumu çok düşüktür, metastazlar genellikle akciğer, kemik ve diğer solid organlara olur. Tedavi Papiller tip gibi olup tiroidin tamamen çıkarılmasının ardından uygun hastaya radyoaktif iyot tedavisi uygulamasıdır.

Foliküler tiroid kanserlerinin bir alt tipi olarak da kabul edilen Hurthle hücreli kanserler 60-75 arası sık görülür. Bu hastalarda lokal nüks sık görülür ve fark olarak radyoaktif iyot tedavisi çok faydalı değildir. Bu yüzden daha agresif olarak kabul edilmektedir.

Medüller tiroid kanserleri, aslında bu tiroidin kendi hücrelerinin oluşturmadığı bir kanser türüdür. Dolayısı ile iyot ve atom tedavisi ile ilişkisi bulunmamaktadır. Bu kanserler ailesel olabilir ve mutlaka tespit edildiklerinde hasta yakınları da taramadan geçirilmelidir. Ayrıca hastada görülebilecek ek hastalıklar (paratiroid ve böbrek üstü bezi patolojileri) açısından mutlaka araştırılmalıdır. Tedavide atom seçeneği olmadığı için ilk cerrahi çok önem arz eder. Hastanın tüm tiroid bezi santral bölge lenf nodları ile birlikte çıkarılmalı eğer boyun lateral bölgesinde tespit edilmiş lenf nodları varsa mutlaka boyun diseksiyonuda ameliyata eklenmelidir. Ameliyat sonrası takipte boyun ultarasonografileri, kalsitonin ve CEA tümör belirteçleri dikkatle yorumlanmalıdır.

Anaplastik tiroid kanserleri çok nadirdir (%1). En agresif tiroid kanseri tipidir. Çevre organlar olan yemek ve nefes boruları ile sinirlere çok hızla invaze olurlar. Tanı erken konulursa tiroidin tamamen çıkarılma şansı olabilir ancak genelde tanı geç konulduğu için bası belirtilerini azaltmak adına dokunun bir kısmı çıkarılmaya çalışılır. Radyoterabi ve çeşitli akıllı ilaçlar tedavide uygulanmasına rağmen genelde prognoz iyi değildir.

Tiroid lenfomaları çok nadir olup, kısa zaman içinde hızlı büyüyen guatrlarda akla gelmelidir. Seste kabalaşma, yutma güçlüğü ve ateş görülen bulgular arasındadır. Kadınlarda ve Hashimato zemininde karşımıza daha sık çıkmaktadır. Tedavide tümörü küçültmek için kemoterapi ve steroid tedavisi yapılır.